Doğru akımın kısaltması olan DC’nin geleneksel anlamda bir frekansı yoktur. Belirli bir frekansta (50Hz veya 60Hz gibi) sinüzoidal bir şekilde salınan alternatif akımın (AC) aksine, DC, polariteyi değiştirmeden veya zamanla tersine dönmeden tek yönde istikrarlı bir şekilde akar. Bu nedenle DC’nin frekansı sıfır olarak kabul edilir.
Bir DC devresi bağlamında, frekans kavramı, AC devrelerinde olduğu gibi geçerli değildir. Bir DC devresi, zamandaki değişikliklerden etkilenmeden, tek yönde sabit bir voltaj ve akım akışını korur. DC ile çalışan elektrikli cihazlar, AC ile çalışan cihazları karakterize eden periyodik değişiklikler olmadan sürekli olarak çalışır.
AC veya alternatif akım, akımın yön değiştirdiği saniyedeki döngü sayısını temsil eden bir frekansa sahiptir. Buna karşılık DC salınmaz veya değişmez; sabit bir polariteyi ve akış yönünü korur. Bu nedenle, AC tanımlanmış bir frekansa sahipken (örneğin, 50Hz veya 60Hz), DC aynı şekilde frekans sergilemez.
DC, zaman içinde sabit ve değişmeyen voltaj ve akım seviyeleriyle karakterize edilir. Belirli bir frekansta sinüzoidal olarak değişen AC’den farklı olarak DC, sabit bir voltaj polaritesini ve büyüklüğünü korur. DC sinyallerindeki bu sabitlik, AC sinyallerinde frekansı tanımlayan voltaj veya akımda periyodik değişiklikler sergilemedikleri anlamına gelir.
DC sinyallerinin frekansı yoktur çünkü frekans, bir sinyalin zaman içinde değişme hızını ifade eder. DC’de voltaj ve akım sabit kalır ve periyodik salınımlara veya ters dönüşlere maruz kalmaz. Bu nedenle, AC sinyalleri saniyede ne kadar sıklıkta döngü yaptıklarını gösteren ölçülebilir bir frekansa sahipken, DC sinyalleri aynı döngüsel şekilde değişmediklerinden bu özelliğe sahip değildir.